Trabzonspor’da gerçekçi değerlendirme zamanı…
Geçtiğimiz hafta Galatasaray karşısında alınan beraberlik, kâğıt üzerinde 1 puan olarak görünse de futbol kamuoyuna göre “kazanılamayan 2 puan” olarak değerlendirildi. Çünkü o maçta oyunun hâkimi, pozisyon üreten ve mücadeleden kopmayan taraf Trabzonspor’du.
Ancak bu hafta Alanyaspor karşısında sahada bambaşka bir tablo vardı. Bu kez alınan 1 puan, gerçek anlamda kazanılmış bir puan olarak yorumlanıyor. Oyun üstünlüğü büyük ölçüde Alanyaspor’da olurken, Trabzonspor’un mücadele gücü sınırlı kaldı.
Özellikle Savic ve Batagov’un yokluğu, takımın hem defansif hem de oyun kurulumundaki dengesini ciddi biçimde etkiledi. Bu iki oyuncunun eksikliği, Trabzonspor’un kadro derinliği konusundaki en net göstergelerden biri oldu. Bordo-mavili takım, sakatlık veya ceza durumlarında oyunsal olarak bu kadar geriye düşmemeli.
Elbette bu tabloyu sadece eleştiriyle değil, çözümle de okumak gerekiyor.
Yeni transfer döneminde mutlaka alternatif oyuncu kalitesi güçlendirilmeli. Çünkü uzun lig maratonunda başarı, yalnızca ilk 11’le değil, kulübenin katkısıyla da gelir.
Bir galibiyet sonrası “her şey mükemmel”, bir beraberlik ya da mağlubiyet sonrası “her şey kötü” anlayışından uzak durulmalı.
Gerçekçi olmak, teknik ekibe ve futbolculara yapıcı şekilde destek vermek gerekiyor.
Taraftarın beklentisi büyük, ancak büyük başarılar biraz sabır ister.
Bu proje, doğru adımlar atıldığında başarıya ulaşabilecek bir yapı. Bugün vasat bir oyun sergilense de, önemli olan Trabzonspor’un doğru istikamette ilerlemesi.
Kötü günler de bu yolun bir parçası…
Bugün iyi değildik, ama yarın daha iyi olmak için inancımız tam.